Böbrek taşı nedir?

Böbrekler kanı filtre ederek, zararlı ve vücut fazlası maddeleri su ile birlikte idrar olarak atar. İdrar içeriğinde birçok atık madde mevcuttur. Bu maddeler bazen birleşerek kristal halini alır ve kümeler halinde birbirine yapışarak taşı oluşturur.

Böbrek taşları sert, taşa benzer kristal yapısında ve çeşitli şekil ve ebadlarda olabilir. Böbrek içinde ufak pirinç tanesi büyüklüğünde olabileceği gibi, bir golf topu boyutunda da olabilir.

Şekil-1: İdrar içindeki kristallerin yoğun şekilde birleşmesi ile taşlar oluşur.
bobrek

Böbrek içinde oluşan ufak taşlar üreter denilen idrar kanalına düşerek ağrılı ya da nadiren de olsa pek belirti vermeden düşürülebilir. Ancak belirli ebadın üzerindeki büyük taşlar düşürülemez ve böbrekte büyüyerek ağrıya, infeksiyona veya kanamaya neden olabilir.

Dört tip taş sıklıkla karşımıza çıkmaktadır.

  1. Kalsiyum taşları, genellikle oksalat ve fosfat ile kombinedir (Şekil-2)
  2. Strüvit yani infeksiyon taşı. Tekrarlayan idrar yolu infeksiyonlarına neden olur ve oldukça büyük böbrek taşlarına neden olur.
  3. Ürik asit taşı
  4. Sistin taşları, nadiren görülen kalıtsal bir taş formudur ve daha yumuşaktır.

 

Şekil-2: Böbrek taşı (Kalsiyum oksalat)

bobrek-tas

Bağlantısı paylaşılmış olan

http://www.nhs.uk/Video/Pages/kidney-stone-animation.aspx

İngiltere Sağlık Enstitüsü’nün hazırlatmış olduğu animasyon filmi ile böbrek taşları hakkında görsel bilgi alabilirsiniz.

 

Böbrek taşı oluşumunun nedenleri?

Birçok hastada böbrek taşının nedeni tam ortaya konulmamaktadır.

En sık böbrek taşının oluşum nedeni az su içilmesi ya da susuz kalınması ve yüksek protein içerikli beslenmedir.

Özellikle böbrek taşlarının endoskopik tedavisinden sonra, idrardaki analizler ve kan değerlendirmeleri ile Metabolik Değerlendirme ile taş oluşumundaki risk faktörleri %80 ihtimalle tespit edilebilir. Bu metabolik risk faktörlerinin tedavisi ya da diet planlanması ile taş oluşum riski azaltılabilir.

Kimler risk altında?

Erkeklerde kadınlara göre 2-3 kat daha fazla görülmektedir. Tüm yaşam boyunca taş düşürme riski erkeklerde 10-15 erkekte 1’ken, bu sayı 35-40 kadında 1’dir.

Eğer aile hikayesinde taş hikayesi olan kişilerde risk biraz daha artmaktadır.

Böbrek taşı tedavisinden sonra sadece bol su içmesi önerilerek gönderilen hastalarda 5 yıl içinde tekrar taş oluşma riski %30-50 arasında değişmektedir. Yukarıda sözü edilen Metabolik Değerlendirme ile taş oluşumunu önleyici yaklaşımlar (buna Metaflaksi denilmektedir) uygulanırsa bu oran %10-15’e kadar gerilemektedir.

Belirtileri nedir?

Böbrek taşlarındaki ilk belirti ağrıdır. Özellikle hareket ederek, idrar akımını bloke eden taşlar çok şiddetli böbrek ağrısına neden olmaktadır. Bu ağrıya “renal kolik” denir. Bu şiddetli ağrı kaburga alt kenarı ile omurga birleşim noktasından kasığa yayılan tarzda da olabilir.

Diğer böbrek taşı belirtileri,

– İdrarda kanama

– Bulantı ya da kusma

– Yüksek ateş ve bulanık idrar

– Devamlı ve ardışık aniden idrara gitme isteği

 

Böbrek Taş Hastalığı Teşhis yöntemleri nedir?

Ağrı ya da başka klinik belirti yapmayan taşlar genellikle rastlantısal ya da kontrollerde ortaya çıkar.

Klinik belirti olduğunda ise uygulanan tanı yöntemleri;

  • İdrar analizi
  • Ultrasonografi
  • Damardan ilaçsız idrar kanalının BT ile değerlendirilmesi
  • İVP denilen ilaçlı böbrek filmi

Böbrek taşının kimyasal analizi oldukça önemlidir ve alınan her taşın, rutin metabolik değerlendirme aşamasında, kimyasal içeriğinin detaylı mikroskop analizi ile  incelenmesi en uygunudur.

ÜroKlinik Bilgilendirme Platformu